Tesadüflere mi inanmalı, gerekliliklere mi, kadere mi? Sanki her şey önceden hesaplanmış, hayatıma kimler girecekse tek tek saptanmış.
dün akşam petekte otururken ve konuşurken ve anlarken, böyle dedi -nasıl olur, istanbul'da 6 milyon kız var, neden sen, neden ben... kader mi bu, dedi.
daha önce de oldu böyle şeyler, alışığım aslında. ama hala şaşıyorum, hala seviyorum dünyanın oyunlarını; dün gece iki kızıla boyalı saçlı, mor converseli kızı boğaza karşı yan yana oturtan, kıkır kıkır güldüren minik hesaplarını.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
4 yorum:
belki tesadufler de gereklilikler de kader de ayni seydir.
Ben hepsine inaniyorum. Yoksa -mesela-, o gun orada olup eldivenlerimin fotografini cekmezdim.
"ruh ikizi miyiz, neyiz?" dedi"yeni arkadaşın". kendimi tutamadım, kıskandım..
kendini tanımlama şeklin çok ilginç: mor converseli, kızıla boyalı saçlı. ha-ha.
simi, size karşı yakın hislerimi daha önce dile getirmiştim :) yinelemeyeceğim. sayfana sürekli bakıyorum, boş bırakmayasın sakın.
zapoi, kıskanırsın tabii, daha çok kıskandıracağım seni.. :)
anonimus, o sizin ilginçliğiniz..:)
Yorum Gönder