Perşembe, Mayıs 18, 2006

ben...

duruyorum ben bu aralar. saatler geçiyor, akşamüstü oluyor.

tütsü yakmayı seviyorum. yeni tütsülüğüm, değişik tütsülerim var. yakıyorum.

cam açmayı seviyorum. bütün kış kapalıydı. akvaryumda balık gibi yaşadık. şimdi sıcak hava. açıyorum. tütsünün bütün dumanı dışarıya çıkıyor.

pencereyi açıp parmak ucunda dışarıya sabun köpüğü üflediğimi hatırlıyorum. gülüyorum.

eski yazdıklarımı okuyorum, yeni bir şeyler yazabilmeyi umuyorum. kendimi komik buluyorum. buldum mu bir kez daha gülüyorum.

viyolonsel çalıyorum. parmaklarım acıyor. kollarım yoruluyor, sesler hala çirkin çıkıyor. o zaman herhangi bir çello parçası açıyorum, playback yapıyorum.

bir arkadaş geliyor bende kalıyor mesela, konuştukça görüyoruz hayatlarımız sarmal olmuş. sonra sözcükler bitmeden bakıyoruz güneş doğmuş.

karşı damdaki paçalı beyaz güvercinlerin arasına kocaman bir martı konuyor. kaçışıyor güvercinler. "nerelerdeydin sen?" diyorum. göz kırpıyor, ya da ben öyle sanıyorum.

bugün evden çıkmadan saçıma kocaman bir çiçek takıyorum. görenler gülecek bana, diye geçiriyorum içimden. aynaya dil çıkarıyorum.

hayat komik geliyor bana zaman zaman.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Yazdıkların arasın da en önemli bu.sen.çünkü sen yaşadığın sürece sen için en önemli olmalısın.ve hep ama hep gülmelisin.O martının kanadında sana sevgimi gönderdim.getirdimi.saçlarında çiçek,yüzünde gülücük,içinde umut hiç eksik olmasın.bırak gülsünler.bir ancık onlarda mutlu olur sayende fenamı?Vanilyalı pudingim.Sen beni öyle mutlu ediyorsun ki.Bakıyorum bende gülümsüyorum....