Cuma, Mart 28, 2008

New Castle-İstanbul









hayat güzel ya.. çiçekler falan. insanlar. performanslar.

carole, ilana, özge, sally, paul, david

carole luby geldi gene. görünürlükte hayran kalmıştık ya hani. new castle sanatçıları olarak geldiler bu sefer 5 kişi. çok sevdim ben onları. kendilerini de, işlerini de. ama sanat uzun hayat kısa ya... bir daha görüşür müyüz, meçhul. böyle anlık kesişince yollar, o anlar çok kıymetli oluyor tabii. merak ediyoruz gerçekten, soruyoruz, dinliyoruz. yiyoruz, içiyoruz, iş yapıyoruz, çiş yapıyoruz. vakit geleyor, gideyorlar.

geride boşlukta sallanan yuvarlanan sesler, gövdeler kalıyor.
performansım, performanssın, performanslar..


bir haftadır hayatımın çok dışındayım ben. okula uğramıyorum. pek dans da etmiyorum. yerine katlı otoparkların üst katında minimal hareketler izliyorum mesela. hava çok beyaz oluyor. her şey ve herkes rakı gibi. anımdan memnunum. hatta mutluyum. sıkıntım, hep bir geçiş olduğu hissiyle yaşamam. yani bu günler bitecek, döpiyesli kadın olucam gibi. yoksa böyleyken iyi. dokanmayın.
iki gün kaldı: lior, jacov, maya, fernando ve tuğçe tuna. yarın akşam parti yapçaz. sonra yaşamlarımıza dönceeez

Hiç yorum yok: