1,5 yıl oldu sevgiliyle baş başa.. ne mutlu. bir şişe kırmızı buzbağ-balkon-uyku. yan yana.
her şey çok güzeldi.
ta ki o ana kadar.
sabah olmuş gün doğmuştu. tesisatçılar gelmiş, musluklarımızı yapıyorlardı. birden pür telaş umarsız ve riyakar karşıma çıktı. daha önce çok bahsetmişlerdi ondan. ününü duymuştum. o da benim peşimdeydi hep. 20 yıl önce yatağıma girmeye çalışmış, daha bir kaç ay önce ise sevgilimle ölümüne bir zıtlaşma yaşamıştı. kendine çok güveniyordu besbelli. bu ketum tavrı belki bana biraz çekici geliyordu. ama bir yandan da delice ürküyordum ondan. şimdi bu hiç beklemediğim anda, hem de sevgilimin evinde beni bulması... üstelik bu mutlu günümüzde... kafam çok karışmıştı.
hemen koltuğun üzerine sıçradım. "necati, çiyan var, öldür onu!" diye bas bas bağırdım. burdan kendisine sesleniyorum:
sevgili çiyu,
seninle aramda her şey bitti. bir daha beni rahatsız etme. peşimden gelme. seni kırmak istemiyorum bebito, geçmişe saygım var. ama bir daha mutlu yuvamda görürsem seni, bak kati söylüyorum, bunu yanına bırakmam.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder